31 Mart 2024
yerel seçimlerine koşar adım gidiyoruz. İki aydan az bir süre kaldı. Bütün
siyasi partiler adaylarını tespit etmeye çalışıyor. Diğerlerine göre daha
demokratik olduğunu iddia eden CHP’si bu seçim döneminde karma bir model
uygulayarak bazı yerlerde atama, bazı yerlerde de (ön seçim) örgüt denetiminde
eğilim yoklaması yaptı. CHP genel merkezi, Edirne belediye başkan adaylığı için
de 4 Şubat 2024 Pazar günü tüm üyelerle eğilim yoklaması yapmaya karar verdi. Aday
tespitinin nesnel kurallara dayalı olması gerekir. Yani bir yere sandık
koyuyor, diğerine koymuyorsan bunu nasıl açıklarsın? Edirne İli içinde Keşan,
Havsa, İpsala ve Edirne Merkez’de sandık konulurken Uzunköprü, Meriç Lalapaşa,
Süloğlu ve Enez’de konulmadı. Demokrasinin gereği, her yerde sandık konulup,
üyenin oyuna müracaat edilmesidir. Ancak şimdiye kadar sandıktan öcü gibi
kaçanların sandık istemeleri de çifte standardın şahikasıdır. 2014 yerel
seçimlerinde konan sandığı ortadan kaldıranlar, 2019 yerel seçimlerinde sandık
denince hortlak görmüş gibi korkuya kapılanlar, şimdi sandık istiyorlar. Doğrusu
bu ya! Bu demokrasi hassasiyeti karşısında, gözlerimiz yaşarıyor. Ey demokrasi!
Sen nelere kadirsin.
Demokrasilerde ömür boyu iktidar yoktur. Her
şeyin bir sonu olduğu gibi koltukta oturmanın da bir sonu vardır. CHP’sinde
tekrar aday yapılmayan bazı belediye başkanları, “koltuk meraklısı değilim”,
dedikleri halde, icraata gelince koltuktan kalkmamak için her şeyi yapıyorlar. Buna
bir örnek de; CHP’sinde aday
yapılmayan İstanbul Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’den geldi.
2009’dan beri 3 dönemdir belediye başkanı olan İlgezdi partisine isyan ederek
kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklediği için partisinin kendisini aday
yapmadığını söyledi ve istifa etti. Aile boyu siyasetçi olan İlgezdi’lerden
Gamze Akkuş İlgezdi’de 2015’ten beri CHP İstanbul milletvekili. “Bu koltuklar
onlara aileden miras mı kaldı”, diye kendilerine sormak gerek.
Bir de ittifak
konusu var. Yerel seçimler öncesi İYİ Parti seçimlere, “hür ve müstakil”,
gireceğini söyleyerek ittifaklara kapısını kapattı. Millet İttifakının diğer
partileri de tek başlarına seçime giriyorlar. Böylece Millet İttifakı fiilen
sona ermiş oldu. Türkiye’nin ikinci büyük partisi CHP, seçime ittifaksız girerken
iktidar partisi Ak Parti, MHP, BBP, DSP ve Hüda-Par’ın içinde yer aldığı Cumhur
İttifakı ile devam ediyor. Diğer ortak YRP ile de görüşmeler yapılıyor. Önceki (özellikle)
genel seçimlerde, bir parti tek başına iktidar olamıyorsa, partilerin aldıkları
oya göre koalisyonlar kurulurdu. Şimdi ise seçimler öncesinde ittifaklar kuruluyor.
Her partinin gücü belli olmadan kurulan ittifaklar sonucunda küçük partiler
seçmenin vermediği gücü kullanmış oluyorlar. Büyük partiler kazanmak uğruna
onlara hakkı olmayan tavizler vermek zorunda kalıyorlar. Türkiye ne çektiyse
kutuplaşmalardan ve cepheleşmelerden çekti. Haksız rekabeti önlemek ve temsilde
adaletin olması için seçim yasasında değişiklik yapılarak ittifaklar sistemine
son verilmesi ve her partinin seçimlere kendi başına girmesi sağlanmalıdır.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 02.02.2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder