Eylül başı olmasına rağmen sanki mevsimler değişmiş, sıcaklar
tekrar bastırmıştı. Doğanın dengesi bozuldu. Temmuzda serin
giden havalar Eylül’de yerini kavurucu sıcaklara bıraktı. Bereket pazar
yerinin karşısında belediye parkı
üfür üfürdü. Yıllanmış çam ağaçlarının altında
nefes almak mümkün oluyor, havuzun çağlayan gibi fışkıran fıskiyesi etrafı
serinletiyordu. Ben de bir çay içmek için havuz başında yer ararken, kapı
komşularımız Hasan ile Hüseyin bir masada oturmuş hararetli hararetli
konuşuyorlardı. Selam verdim. Masalarına davet ettiler.
"Nasılsınız?
Ne var, ne yok?"
"iilik be
abim. Nabalım?"
"Çiftçilik
nasıl gidiyor? Verim nasıl? Fiyatlar yeterli mi?"
"Yok be
abim. Fiyatlar yeterli olur mu? Verim az. Girdiler paalı. Mazot, gübre, tuum, ilaç fiyatları çok arttı. İşçilik ve icar versek epten zarar."
"Zarar
etseniz, çiftçiliği yapar mısınız?"
"Abim,
babadan 60-70 dönüm tarla kaldı. Traktörü ve ekipmanı aldık Ecevit zamanında.
Şimdi tamir bile yaptıramıyoz. Yaş da ilerledi. Bu saatten sonra başka iş
tutamayız. Mecbur bi süre daa bu işi yapçaaz."
"Sonra?"
"Çocukları
everdik. Onlar Çerkez’de çalışır. İlerde tarlaları satar, onların yanına
gideriz."
"Tarlaları
büyük şirketler topluyormuş. Doğru mu?"
" Duuru.
Atta yerli şirketlerin yanı sıra yabancı firmalar da alıyo."
"Sadece
çiftçinin değil, tüm dar ve sabit gelirlilerin hatta esnafın, tüccarın,
sanayicinin bile işi zor."
"Abim, dün
markete uuradım. Allah seni inandırsın bi kilo domata ile bi kilo biber aldım.
Tam 12 lira tuttu. N’olcak büle?"
"Enflasyon
canavarı gene hortladı."
"Abim ya, bu
dolar ile avro neden artar? Bulgar parası Leva mı ne? O bilem 3,5 lirayı
geçmiş."
"Borcun
çoksa, gelirin azsa döviz fiyatları da artar, faizler de yükselir. Ekonomi de
her şey birbirine bağlıdır."
"Yandık
anam!"
"Bunu
önlemenin yolu her şeyden önce üretim ekonomisine geçmek, devlet ve millet olarak savurganlığa son vermektir.
Bunu yapmazsak bu günleri de ararız."
"Yapma be
abi. Ömrümüzde ii gün göremeyecek miyiz?"
"Onu bilmem.
Hadi bana müsaade. Hoşça kalın."
"İi günler."
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 16.09.2018
-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder