4 Aralık 2020 Cuma

DİKKAT! DİKKAT!

                                             Fotoğraf: ALİ ÇITAK

 

                                                             

            İlgililer, son günlerde ülkemizde tırmanışa geçen Coronavirus (Covit-19) salgını nedeniyle yurttaşlarımızı televizyon, sosyal medya, yazılı basın ve belediye hoparlörü kanalıyla tedbirli olmaları konusunda devamlı uyarıyorlar. Bir yurttaş olarak bize düşen görev de bu hayati uyarılara sadece yaptırım korkusuyla değil, kendimizin ve toplumun sağlığını korumak adına uymaktır. Bu hastalıkla mücadelede tüm yükü hayatı pahasına, canla başla, fedakarca çalışan doktor ve sağlık çalışanlarının üzerine bırakamayız. Hastalığa yakalanmamaya çalışmak, yakalandıktan sonra tedavi için uğraşmaktan çok daha kolay. Onun için önce tedbir.

        Tüm ülkeler, 2019 yılının Aralık ayında ilk olarak Çin'in Wuhan kentinde görülen Coronavirus (Covit-19) salgını ile mücadele ediyor. Dünyayı kasıp kavuran bu salgın hastalıktan dolayı (6 Aralık 2020 tarihi itibarıyla) ülkemizdeki can kaybı 14,705, dünyada ise 1,53 milyon olmuştur. Hastalığın başlangıcında İngiltere, Amerika, Brezilya gibi bazı ülkelerin salgını ciddiye almamalarının sonucunda o ülkelerdeki can kayıplarının çok arttığı görüldü. Sonra, her ülke kendine göre tedbir almaya çalışarak, artışı belli bir oranda durdurmayı başardı. Ancak ekonomik sebeplerle yaz aylarına girerken tedbirler gevşetilince tekrar vaka ve can kayıpları artmaya başladı. Bazı otoriterlerce, virüsün yaz sıcaklarında bulaşma gücünün azalacağı, gençlerde ve çocuklarda ise pek ölümcül olmayacağı savı ileri sürüldüyse de, bunların pek geçerli olmadığı ortaya çıktı.

           Sonbahar aylarından sonra kışa girerken geldiğimiz noktada; ülkemizde artık çemberin daraldığını virüsün girmediği ilin, ilçenin, köyün, sokağın neredeyse kalmadığını görüyoruz. Hastanelerde yoğun bakım ünitelerinde yatak sıkıntısı olduğunu, tanı konulsa bile bazı hastaların evlere gönderildiğini duyuyoruz. Çevremizden çok iyi tanıdığımız insanlar hayatını kaybetti. Konu, komşumuz tedavi altında. Son olarak 30 Kasım akşamı ülkemizde yeni tedbirler açıklandı. Hafta sonu tam ve hafta içi de gece sokağa çıkma kısıtlaması getirildi. Buna ilaveten bazı esnafların hizmet vermesi kısıtlandı ya da tümden dükkanları kapatıldı. Sorumlu yurttaşlar olarak biz de “bize bir şey olmaz”, demeden maske, mesafe, temizlik kurallarına titizlikle uymalı, gerekmedikçe dışarıya çıkmaktan, kalabalık ortamlara girmekten, ziyaretçi kabul etmekten, ziyaret yapmaktan kaçınmalıyız. Evlerimizi sık sık havalandırmayı, beslenmemize dikkat ederek bağışıklık sistemimizi arttırmayı da unutmamamız gerekir.

         Pandemi (salgın hastalık) süreci, saydam ve her şey halkın bilgisine sunularak götürülürse, halkın bilinçlenmesi ve güveni o oranda yüksek olacaktır. Tedbirlere uyum da öyle. Aşı çalışmalarından sonuç alınana ve salgın önlenene kadar tedbiri elden bırakmayalım.

 

orhankalyoncu.blogspot.com.tr           06.12.2020

                            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder