19 Şubat 2021 Cuma

BÜLBÜL KORUSU

 


Guguk Kuşu-Bülbül Korusu/Uzunköprü Fotoğraf:Ali Çıtak


 

 

 

                                                  

 

          Tekerleklerinin gıcırtısı kulaklarımızda çınlarken, öküz arabası tozlu, topraklı yolda ağır ağır yol alıyordu. Sabahleyin daha gün doğmadan kalkıp, hazırlanmıştık. Dallığa gidiyorduk. Yaklaşık 60 yıl önce 5-6 yaşlarımdayken Bülbül Korusunda yapılan dallığa ilk gidişimdi. Her zaman gidemezdik. Motorlu araç yok denecek kadar azdı. Öküzlerin çektiği kağnılar ile birkaç saat çeken bu yolculuk, hafızamda silik siyah beyaz bir fotoğraf gibi asılı kalmıştı.

         Sonraki yıllarda da, dallığa ailece ya da arkadaşlarımızla gittik. Dallık, bir panayırı andırırdı. Çarşısında, salıncaklar, yiyecek, içecek hatta giyecek satan sergiler kurulur, çadırlarda köfteciler, çevirmeciler hizmet verirdi. Aileler, bunlara rağbet etmez, daha ziyade evde hazırladıkları yiyecekleri hep beraber yerlerdi. Bazılarında mangallarda etler kızartılır, bunlara içkiler eşlik ederdi. Genellikle, Mayıs ayının üçüncü pazar gününe denk gelen Uzunköprü Dallığı, meşhurdu. Etraf köy ve ilçelerden hatta büyük illerden gelenler olurdu. Yemyeşil orman içinde, insanların hep beraber, aynı zamanda topluca piknik yaparak neşe içinde baharı karşılamaları, bir gelenek halinde günümüze kadar geldi. Halk arasında dallık yapılan bu koruya “Bülbül” denirdi.

        Uzunköprü Belediye Meclisinin 2021 Şubat ayı toplantısından sonra kamuoyu, 9 bin dönümlük Bülbül Korusunun 4560 dönümünün 3 özel firmaya 49 yıllığına kiraya verileceğini öğrendi. Kiraya verilecek alandaki meşe ağaçlarının kesilerek yerlerine ceviz ve badem ağaçları dikilmesi öngörülüyordu. Ormanlık vasfını kaybettiği söylenen bu alan doğal bir ormandır. İçinde Katran Ardıçları, gürgen, çeşitli türde meşe ağaçları, karaçalı vardır. Bölgede Kasım aylarında, tahtalı, ardıç kuşu, çulluk, florya, saka, iskete gibi kanatlı hayvanlar barınmaktadır. Nisan ayında üveyikler, göç kuşları ve yerli kuşlar yavru çıkarmak için bölgeye gelir, Memeli hayvanlardan tavşan, tilki, çakal, domuz, porsuk, gelincik, sansar, küçük sincaplar yaşar. Ayrıca çoban aldatan, kara leylek, gök kuzgun, guguk kuşu, bülbül ve ibibik gibi kuş türleri yaşamaktadır. Hasancık (ağaç yedi uyuru), pürtüklü ve küçük semender, küpeli su yılanı, sarı yılan görülmüştür.  

         Ergene Nehrinin kirliliğinden son derece olumsuz etkilenen Uzunköprülüler, bir de oksijen deposu olan bu ormanlık alanındaki ağaçların ve içinde yaşayan canlıların, küçük ve büyükbaş hayvanların otladığı meraların yok edilmesine seyirci kalamaz Tüm doğa severler, Uzunköprü İlçesi, Mescit Mahallesi sınırları ve Belediye mücavir alanı içinde bulunan Bülbül Korusu, Mesire ve Dallık etkinlik alanı, mezarlık alanı, mera alanlarını kapsayan toplam 4560 dönüm ormanlık alanındaki meşe ağaçların kesilerek ceviz ve badem ağaçları için özel kişilere verilmesine karşı durmalıdır. Bırakın, bu doğa harikasının yok edilmesini, yüzlerce cins hayvana ev sahipliği yapan ekolojik, doğal bir koru olan Bülbül Korusunun, “Milli Park”, ilan edilerek koruma altına alınması gerekir.

 

 

orhankalyoncu.blogspot.com.tr                       19.02.2021

 

 

 

 

       

 

 

           


5 yorum:

  1. Orhan hocam, Duyarlılığın umarım ulaşır veya yankı yapar bir yerlere... Bugün aşı olmaya giderken İncek Bulvarı'nda ilerlerken sol kolda inşaa edilmekte olan devasa bir yapı dikkatimi çekti... Amerikan Elçiliği'nin bir bölümü de buraya mı inşaa ediliyor diye düşünürken tabelayı gördüm. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. O bölgeye hiç uyum sağlamıyacak bir yapı. Kısaca,bakanlıklar sadece yeni binalara kavuşuyorlar. Başkaca işleri yok gibi.

    YanıtlaSil
  2. Orhan hocam, Duyarlılığın umarım ulaşır veya yankı yapar bir yerlere... Bugün aşı olmaya giderken İncek Bulvarı'nda ilerlerken sol kolda inşaa edilmekte olan devasa bir yapı dikkatimi çekti... Amerikan Elçiliği'nin bir bölümü de buraya mı inşaa ediliyor diye düşünürken tabelayı gördüm. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. O bölgeye hiç uyum sağlamıyacak bir yapı. Kısaca,bakanlıklar sadece yeni binalara kavuşuyorlar. Başkaca işleri yok gibi.

    YanıtlaSil
  3. Cemal hocam, söylediğiniz çok doğru. Her yer beton yığını. Öğrenciyken çok sevdiğim ve yaşamak istediğim İstanbul'a artık gitmek bile istemiyorum. Gökdelenlerden bazı yerlerde sokaklar güneş görmüyor. Binalarda estetik yok. Kale gibi yapıyorlar. Uzunköprü'de de, yüz yıldan fazla bir süredir halkın kullandığı bir ormanlık alana göz koymuşlar. Doğal ormanı kuşa çevirmek istiyprlar. Umarım buna dur denir.

    YanıtlaSil
  4. Bunun için özelde Uzunköprülülerin Duyarlılığın ve eylemine ihtiyaç var... Cerattepeyi ve Neşe Karahan'ı hatırlatmalı hemşehrilerinize.

    YanıtlaSil