Ülkemizde her gün gündem değişiyor. Ancak bir gündem maddesi var ki, uzun zamandır değişmiyor. Bir yılı aşkındır dünyayı ve ülkemizi derinden sarsan, her geçen gün etrafımızdaki çemberi daraltan Coronavirus (Covid-19) salgınından bahsediyorum. Bu konudaki bilim adamlarının uyarılarını ve alınması gereken önlemleri ne yazık ki yeterli ciddiyette uygulayamadık. Sonuç olarak artık salgının neredeyse uğramadığı hane kalmadı. T.C Sağlık Bakanlığı’nın 13 Nisan 2021 tarihli Covid-19 tablosuna göre ülkemizdeki günlük vaka sayısı 59,187, vefat sayısı 273’tür. Toplam vaka sayısı 3,962,760, vefat sayısı ise 34,962’dir. Türkiye haritası yüksek riski gösteren kırmızı renge boyandı. Nüfusa göre vaka sayısı açısından Avrupa’da birinci, dünyada da ilk sıralardayız. Bu durum iç açıcı bir tablo değil. Uzun süredir dükkanları kapalı esnafı, işsiz kalan emekçileri, okula gidemeyen öğrencileri, çok yoğun çalışan hekim ve sağlık çalışanlarını düşünürsek, bu tablonun bu şekilde sürdürülemeyeceği çok açıktır.
Her şeyin başı sağlıktır. Ekonomik
kayıpları telafi etmek mümkün ama insan kaybı ne olacak? Hastanelerde, boş
yatak bulunmuyor. Başta İstanbul olmak üzere pek çok yerde vaka sayıları
katlanarak arttı. Bazı sağlık otoritelerinin söylediği gibi tam kapanmaya bir
türlü gidilmedi. Geçen yıldan beri peyderpey kademeli olarak bazı önlemler
alındıysa da bunların çok etkili olamadığı, bazen de kurallara riayet
edilmediği görüldü. Kalabalık cenazeler, parti kongreleri, açılışlar ve ziyaretler
sosyal izolasyonu bozunca geriye sadece maske, mesafe, temizlik kaldı. Bu da
salgının yayılmasını önlemeye yetmedi. Böylece salgın adeta pik yaptı.
13 Nisan 2021 Salı akşamı, daha önce
uygulanan kısıtlamalara ilaveten bazı tedbirler açıklandı. Tam kapanma
içermeyen bu önlemlerin etkisinin ne kadar olacağını iki hafta sonunda
göreceğiz. Öte yandan bilim adamlarımızdan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin
Ünal 9 Nisan 2021 tarihli Sözcü Hafta Sonu gazetesinde salgının yayılmasının
durdurulması için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
1-Tüm ülkede
3-4 haftalık tam kapanma uygulaması başlamalı.
2-Kapanma sonrası
kısıtlamalar belirlenmeli, yeterli aşılama oranları sağlanıncaya kadar bu
kısıtlamalar sürmeli. Kısıtlamalar küçük adımlı ve sürece yayarak gevşetilmeli.
3-Bu süreçte
tüm veriler günlük ve tamamen şeffaf olarak paylaşılmalı.
4-Uygulamalardan
zarar gören tüm sektörler ekonomik olarak desteklenmeli.
5-Aşı
çeşitliliği ve gerekli aşı dozu sayısı, en kısa zamanda temin edilmeli ve hemen
uygulanmalı.
6-Çift doz
aşı yapılan ve bunun üzerinden 3-4 hafta geçenlerin, yani bağışıklığı
oluşanların aktiviteleri bir aşı kimliği ibrazı şartı ile kademeli olarak
arttırılmalı.
7-Ülkemize
yurt dışından girişlerde aşı kimliği istenmeli. Bunun olmadığı şartlarda PCR ve
karantina zorunlu hale getirilmeli.
Son söz: Kurallara,
önce kuralları koyanların uyması gerekir.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 13.04.2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder