10 Nisan 2024 Çarşamba

SON PİŞMANLIK

 



                                              


        31 Mart 2024 yerel seçimleri bitti ama tartışmaları bitmedi. Kazananlar zaferlerini kutlarken, kaybedenler suçlu arama derdinde. Hiç kimse “neden böyle oldu”, sorusunun gerçek yanıtını aramıyor. Çoğu kişi başkalarını suçlama peşinde. Halbuki kaybeden partilerin içinde bir eleştiri ve özeleştiri mekanizmasının çalışması gerekir. Eskiden her seçimden sonra CHP’de tüzük gereği il-ilçe danışma kurullarının seçim değerlendirme toplantıları yapılırdı. Çoktan beri yapılmaz oldu. CHP, Edirne ilinde Edirne, Keşan, Havsa, Enez, Süloğlu, Lalapaşa belediye başkanlıklarını kazanırken Uzunköprü, İpsala ve Meriç ilçelerini kaybetti. Uzunköprü’yü İYİ Parti, İpsala ve Meriç’i AK Parti adayları kazandı. Beklenmeyen sonuç Uzunköprü’den çıktı. CHP, İYİ Parti ve AK Partinin kafa kafaya götürdüğü seçimde ipi az farkla İYİ Parti adayı göğüsledi. Sonuç olarak CHP, (32 yıl sonra 2009’da yapılan yerel seçimlerde örgütün birlik içinde, büyük emek harcayarak kazandığı ve 3 dönemdir elinde tuttuğu) belediye başkanlığını kaybetti. 2024 yerel seçimlerinde CHP’sinin belediye meclisi oyları başkanlık oylarından daha fazla çıktı. Eğer Meclise verilen oylar başkanlığa da verilmiş olsaydı, başkanlık seçimi de kazanılacaktı. Bu durumda seçmen, seçimlere hali hazırda başkan olarak giren başkan adayının icraatlarını onaylamamış oluyor. Sadece seçmenin değil bazı parti üyelerinin de onaylamadığını görüyoruz.

       CHP, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Türkiye çapında oy patlaması yaparken Uzunköprü’deki oyları yüzde 33’e indi. CHP, 2014 yerel seçimlerinde Uzunköprü’de yüzde 54,7, 2019’da (İYİ Parti ile birlikte) yüzde 56,4 oy almıştı. Ne oldu da oylar bu kadar düştü. Bu sonucun nedenleri çeşitli açılardan incelenebilir. Bununla ilgili birkaç genel doğrudan bahsedebilirim:

Siyaset insanla yapılır ve insan kazanma sanatıdır. Kutuplaştırma ve grup siyaseti eninde sonunda ters teper.

 “Her şeyi ben bilirim”, derseniz, çok yanılırsınız.

 Ancak artık yapılacak bir şey yok. Son pişmanlık fayda etmez. Burada faturayı ödemesi gerekenler, partide sorumluluk sahibi olan kişilerdir.

    Yerel seçimlere yaklaşırken 12 Ocak 2024 tarihinde Papatya Falı diye bir yazı kaleme almış ve şu uyarılarda bulunmuştum. “Eğer üyeler kendilerine haksızlık yapıldığına inanıyorsa onları oy vermeye götürmekte güçlük çekersiniz. Onun için önce partide iç birliği sağlamak zorunluluğu vardır. Bu görev de il-ilçe yönetimlerine düşer. Benim ekibim bana yeter derseniz. Yetmediğini görürsünüz. Biraz pahalıya çıkar ama iyi bir ders alırsınız. Örgüt yalnızca il-ilçe yönetimleri değildir, tüm üyelerle olan birliktir. Bir oyun bile çok değerli olduğu seçimlerde birlik beraberlik zafere giden yolun temelidir.” CHP, Uzunköprü’de birlik beraberlik içinde olamadı ve sonuç böyle oldu. “Ben başarılıyım”, demekle başarılı olunmadığı ortaya çıktı. Algılar bir yere kadar işe yarayabilir ama sonsuza kadar değil. Demokrasi yolunda daha kat edeceğimiz çok yol var. Siyasetçilerin, kendilerini herkesten farklı görmedikleri gün demokrasi rayına oturacaktır.

Son söz: Siyasetin mektebi yoktur. Siyaset yaşayarak öğrenilir.

orhankalyoncu.blogspot.com.tr                                 12.04.2024


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder