Ona, "her devrin adamı", derlerdi. Gerçekten de her devirde baştakilerin en yakın adamı
oluyordu. Yeni seçilen belediye başkanını kutlamaya gitti. Daha
başkanın odasına girer girmez hemen başkanın eline sarılıp, öpecek gibi yaptı. Oysa başkan ondan gençti. Başkan elini zorla geri çekti. Hemen söze girdi, “sayın başkanım ben, oğlum ve eşim her zaman emrinizdeyiz. Ne zaman isterseniz
bizi arayabilirsiniz. Emrinizi bekliyoruz”. Onun için yeni bir devir başlamıştı. Bu devrin de
adamı olmalıydı. Yoksa hem işlettiği belediye dükkanından çıkarılabilir, hem de askerlikten sonra güç bela belediyeye taşeron işçi olarak yerleştirdiği oğlu işinden olabilirdi.
Bu tip kişilerde hakim olan “giden
ağam, gelen paşam” zihniyetiydi. Yönetimde kimin olduğu fark etmezdi. Önemli
olan yönetime yakın olmalarıydı. Her devrin adamı olmak için her devirde
iktidardan yana olmak gerekirdi. Buradaki asıl marifet kimin iktidar
olabileceğini önceden sezmek idi. Eğer zamanında güçlüden yana tavır alınabilirse,
iktidarın sevdiği kişi olurdunuz. Yok, sonradan iktidara yanaştı iseniz ilki
kadar rağbet göremezdiniz. Çünkü iktidar sahipleri de bilir ki iktidardan
düştüklerinde ilk önce bu adamlar ortadan kaybolacaktır.
Tehlike
anında renk değiştiren bukalemuna benzeyen bu kişiler bukalemun kadar bile dik
duramazlar. Çünkü bukalemun tehlike anında ortama uyar. Halbuki bu sözünü
ettiğimiz kişiler sadece çıkarları emrettiği için böyle davranır. Her devre
hemen ayak uydururlar. İktidar kimdeyse, onların yanındadırlar. İktidarın
nimetlerinden yararlanmak isteyen “her devrin adamları” içinde her meslekten
adamlar vardır. Çünkü yağcılık her daim revaçtadır. İktidar da onları
kullanabildikleri kadar besler.
Fikir değiştirmek, fikirleri değiştiğinde parti değiştirmek ya da dün beraber olduklarını beğenmeyince başkaları ile birlikte hareket etmekten farklıdır, her devrin adamı olmak. Daha düne kadar birilerinin
peşinden giden, onun için methiyeler düzen biri nasıl olur da, o kişi gözden düştüğünde hemen yeni güçlünün
yanında yer alır ve eski güçlünün aleyhinde olur? Bazıları
tarafından “oportünist” (fırsatçı) ya da “dönek” diye adlandırılan bu kişiler
güçlü olanları da yanıltır, gerektiğinde onları da satarlar. İnsanlar için önemli olan her devrin adamı olmak değil, her devirde adam olmaktır.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 25.11.2019