![]() |
İstanbul Fatih Sultan Mehmet Köprüsü |
Son zamanlarda sadece
ülkemizin değil, dünyanın birinci gündem maddesi hızla yayılan, tehlikeli ve
bulaşıcı olan Corona Virüsü oldu. Dünya Sağlık Örgütü Corona Virüs’ü pandemi
ilan etti. Pandemi veya pandemik
hastalıklar; bir kıta hatta dünya yüzeyinde etkili olan salgın hastalıklara
verilen genel tanımdır. İlk Corona Virüs
vakası 29 Aralık 2019’ da Çin Halk Cumhuriyetinin Hubei eyaletinin yönetim merkezi
ve 11 milyon nüfusa sahip Wuhan kentinde görüldü. Tecrit uygulamaları ve diğer
tedbirler alınarak 2.5 ay içinde hastalıkta belirli düşüş oldu. Ancak bu kez
Uzakdoğu ülkeleri ve İran’a sıçradı. Son haftalarda başta tedbir almayan İtalya
olmak üzere Avrupa ülkelerinde hastalık hızla yayıldı, vaka ve ölüm sayısı
arttı. İspanya, Fransa, Almanya ve komşumuz Yunanistan’da görüldü. Artık
hastalık kapımıza dayandı.
Bütün ülkeler
hastalığın kendi sınırları içine girmemesi için her türlü tedbiri almaya
çalışıyorlar. Ülkemizde de, cumhurbaşkanlığınca alınan kararlar gereği 16 Mart 2020’den itibaren uygulanmak
üzere tüm okullar iki haftalık, üniversiteler 3 haftalık tatile girdi. 13-14-15
Mart 2020 tarihlerinde oynanan futbol maçları seyircisiz oynandı. Zorunluluk
olmadıkça evden çıkılmaması, özellikle 60 yaş üzeri kişilerin evde kalması, temizlik
kurallarına son derece dikkat edilmesi, insanların, 1 metre mesafede durması ve
birbiriyle temas etmemesi, tokalaşmaması, kucaklaşmaması tavsiye
edildi. 2. bir kararla ibadethanelerde toplu ibadet, kapalı alan toplantıları,
düğünler v.b yasaklanırken kahveler, barlar v.b geçici süreyle kapatıldı.
Yurt dışından gelen kişiler 14 günlük tecride tabi tutulmaya başlandı. 19 Mart
Perşembe günü spor camiasının beklediği bir karar alındı. Buna göre, futbol,
basketbol, voleybol ve hentbol maçları süresiz ertelendi. Diyanet İşleri
Başkanlığı da müftülüklere gönderdiği yazıyla, Cuma günü ve Kandil gecesi
camilerin kapatılmasını istedi.
Ülke olarak 2-3 haftalık bir süreci az kayıpla atlatmaya odaklandık.
Eğer tedbir alınmazsa yani temizlik kurallarına ve tecrit tedbirlerine
uyulmazsa ne olabileceğini Çin ve İtalya örneğinde gördük. Bu hastalığın yayılmasını önlemek için
yurttaşlarımızın bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi son derece önem
taşıyor. Hayatımızdan daha önemli hiçbir şey olamaz. Her şeyin başı sağlıklı
kalmaktır. Panik yapmayalım! Disiplinli hareket edelim! Bu bulaşıcı hastalık
bize her şeyi unutturdu. Adeta bir kalın şal gibi hepsini örttü. Ne artan döviz
fiyatları, ne işsizlik, ne hayat pahalılığı, ne enflasyon, ne de sığınmacılar aklımızda.
Sanki bir kabustayız. Biran önce uyanmak istediğimiz bir küresel kabus.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 20.03.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder