![]() |
1973/74 İ.Ü Yabancı Diller Y.O |
1974
yılının ilkbaharıydı. İstanbul Boğaziçi’nde doğa bütün ihtişamıyla canlanmış, güneş kıştan
sonra bütün cömertliğiyle kendini gösteriyordu. Bebek sırtlarında mor salkımlı
erguvanların sardığı, boğazı tepeden gören bir eve geldik. Bu şirin ev, hocamız
Yurdanur hanımın oturduğu evdi. İstanbul
Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu İngilizce Bölümünde okuyan biz,
1.sınıf öğrencilerini evine davet etmişti. Önce evin konumuna, eşsiz boğaz manzarasına ama ondan öte
hocamızın misafirperverliğine hayran kaldık. Aradan 46 yıl geçtiği halde
unutamadık. Ruhi Su’nun plaklarını ilk defa orada dinlemiştim.
1973 yılının Kasım ayında, İstanbul
Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu İngilizce Bölümüne girmiştim. Bir
önceki yıl açılan okulun ikinci öğrencileriydik. Her bölümün sınıf
kontenjanları 30 kişiydi. Okulumuz, önce geçici olarak Fındıkzade İlkokulu binasında, 1974/75
eğitim yılından itibaren de Beyazıt’taki Merkez Binanın yan sokağında bulunan tarihi
bir binaya taşındı. İstanbul Üniversitesi yönetimi, orta dereceli okullara
öğretmen yetiştirmek için Edebiyat Fakültesinin Dil ve Edebiyat Bölümlerinden
ayrı 4 yıllık bir yüksek okul açmıştı. Okulun ve İngilizce Bölümünün başkanlığını
Prof.Dr. Özcan Başkan yapıyordu.
Okulda derslere başlamamızla
birlikte Yurdanur hanımı tanıdık. Temel İngilizce dersimize geliyordu.
Haftada en çok o dersi görüyorduk. Sınıfa girince hiç oturmaz, hareket ve mimikleriyle
dersini anlatırdı. 36 yaşlarında genç bir öğretim üyesi olmasına rağmen ders
anlatımında ve öğrencileriyle ilişkilerinde çok başarılıydı. Onu çok sevdik. Adeta
onun davranışlarını, görüşlerini, ders anlatışını kendimize örnek alıyorduk. Bizim
için rol model olmuştu. İleride öğretmen olduğumuzda onun gibi ders yapmayı
hedefliyorduk. Evine davetten sonra bir gün yine bütün sınıfı alıp,
Kapalıçarşı’da bulunan kebapçıya götürmüş, bize kebap ve künefe ısmarlamıştı. İlk
defa böyle davranışlarla karşılaşıyorduk. Biz taşradan gelen öğrenciler,
öğretmenlerimizle genelde resmi olurduk. Yurdanur hanım başkaydı. Bize ilk iki yıl Temel
İngilizce, 3. Sınıfta Anglo-Amerikan Edebiyatı ve 4.sınıfta İleri İngilizce
derslerimize gelmişti.
Sevgi Soysal’ın romanlarından övgüyle bahsederdi. Yazarın çok konuşulan “Yürümek”adlı romanından
sonra 1973’te “Yenişehir de Bir Öğle Vakti”, adlı romanı çıkmıştı. Tavsiyesi
üzerine yazarın o kitabını ve diğer eserlerini hemen alıp, bir solukta
okumuştum. Yurdanur hanım,
arkadaşımız gibiydi. Okul bittikten sonra da öğrencileriyle iletişimini
sürdürürdü. Trakya'nın bir ilçesinden geldiğim için, bana arada “Rumelili”,
diye seslendiği de olurdu. Okuldan
1978’in Şubat ayında mezun olmuş, aynı yılın 24 Mayısında Uzunköprü Lise’sine
İngilizce öğretmeni olarak atanmıştım. Yurdanur hanım ile mektuplaşmış, tercüme
etmem için bana bir kitap göndermişti. O kitaba başlamış ancak tamamlamak
kısmet olmamıştı. Ondan birincisi 13 Ekim 1978, diğeri 23 Kasım 1978 tarihlerinde
olmak üzere iki mektup almıştım. Sonra da iletişimimiz kesildi. 15 Mayıs’ta
vefat ettiğini derin bir üzüntüyle öğrendim. Kendisinin, bize çok emeği ve
katkısı vardır. Kendisini unutmayacağız. Işıklar içinde uyusun.
Özgeçmişi: 1937’de Balıkesir’de
dünyaya gelen Yurdanur Salman, İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve
Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Edebiyat, yazın kuramları ve psikanaliz gibi pek
çok alanda yaptığı çevirilerle, Salman Rüşdi, John Steinbeck, John Berger,
Susanne Sontag, Edgar Allan Poe, Erich Fromm’un yapıtlarının yer aldığı 30’dan
fazla kitabı Türkçe’ye kazandırdı. İstanbul, Boğaziçi ve Atatürk Üniversitelerinde
çeviri ve İngilizce dersleri verdi. Kuram dergisini çıkardı, Yeni Dergi, Adam
Öykü, Yazko Çeviri dergilerinde çeviri ve yazıları yayımlandı. 15 Mayıs 2020’de
83 yaşında hayata gözlerini yumdu. Bir öğrencisinin gözünden hocamızı anlatan Ekşi Sözlükte yayınlanan bir paylaşımdan bir kaç cümle; “Türkiye'nin en iyi
çevirmeni. Üstüne yok. Müthiş bir dil kültürü ve bilgisine sahip. Bildiğini
yapar. Bildiği yolda yürür. Çeviri dersleri verir, yabancılara Türkçe öğretir,
çevresinde belli bir öğrenci hayran kitlesi vardır. Süper kadın. Boğaziçi Üniversitesinde
ders veren "hocaların hocası" müthiş İngilizce dehasına sahip hoca ve
çevirmendir. Değeri bilinmelidir.”
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 01.06.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder