19 Aralık 2019 Perşembe

HANEDANLIK


                                                               
               


        Hanedan; hükümdar veya devlet büyüğü bir kişiye dayanan soy, büyük aile, demektir. Eski Türk devletlerinin yönetiminde ülke, hanedanın ortak malı sayılır, hanedan üyeleri yönetimde söz sahibi olurdu. Bu durum, taht kavgalarını da beraberinde getirmiş, zamanla devletlerin yıkılış sürecini etkilemiştir. Günümüzde de bazı gelişmiş Avrupa ülkelerinde hanedanlık söz konusudur. Bunların en ünlüsü İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda devletlerinin birleşmesinden oluşmuş Birleşik Krallıkta (United Kingdom) 1917’den beri hüküm süren Windsor Hanedanıdır. Birleşik Krallığın yönetim şekli anayasal monarşidir. Siyaset üstü bir konuma sahip olan kral veya kraliçe devlet başkanı olarak sembolik bir değere sahiptir. Birleşik Krallıkta sistem kişilere değil, kurallara bağlıdır.
            
         Geçmişi tarihe dayanan hanedanlıkların bazı Avrupa ülkelerinde de halen varlığını sürdürdüğünü görmekteyiz. Ancak bunların üyeleri sadece temsil görevini yaparlar. Asıl söz sahibi demokrasinin vazgeçilmez kuralı gereği, halktır. Halk özgür seçimlerini yapar, temsilcilerini seçer ve her platformda düşüncelerini ifade etme hakkına sahiptir. Basın hürdür. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Az gelişmiş ülkelerde nasıl olur? Demokrasi olduğu söylenir ama esas hanedanlık bu ülkelerde uygulanır. Bir bakarsın bir rektör tüm sülalesini yönetici atamış, bir milletvekili yakınını danışman yapmış, bir belediye başkanı eşini, kardeşini yetkili kılmış ya da tanıdıklarını işe almış. Nepotizm (akraba kayırıcılığı) bu ülkelerde yaygındır. 
           
       Adalet bir devleti ayakta tutan en önemli kavramdır. Adalet çökerse devlet çöker. Bu devlette olduğu gibi bir siyasi parti ya da bir aile için de aynıdır. Aile içinde bile adaletsiz davranılır,  ortaya eşitsizlik çıkarsa orada huzurdan bahsedilemez. Akraba kayırmacılığına son vermeden, siyasi partiler demokratikleşmeden, üyelerine hesap vermeden o ülkede demokratikleşme olmaz, gerçek demokrasi gelmez. Sadece demokrasicilik oynanır. Seçimlerde en antidemokratik uygulamalar yapılır ama söze gelince demokrasi şöleninden bahsedilir. Kim inanır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder