31 Aralık 2019 Salı

SİYASET İNSANI HASTA EDİYOR



                             
                            



             “ABD’deki Nebraska Lincoln Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, siyaset insan sağlığını olumsuz etkiliyor. Ankete katılanların % 40’ı siyasetin kendilerinde stres yarattığını, %20’si uykusuzluk sorunu yaşadığını, % 20’si de arkadaşlarıyla siyaset yüzünden ilişkilerinin bozulduğunu söylemiş.” Bu haber Sözcü Gazetesinin 27.09.2019 tarihli sayısında yayınlandı. Bu haber üzerine çeşitli yorumlar yapabilir, mesela şöyle düşünebiliriz; “o zaman siyasetten uzak duralım, rahat edelim” ya da “başkaları uğraşsın, biz karışmayalım, böylece hiç stres yaşamayız”. Ancak bu düşünceler gerçeklerle bağdaşmıyor. Çünkü siyaset sadece siyasetçilere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir. Halkın kendi sorunlarına sahip çıkması, yurttaşların siyaset yapması ile yakından ilgilidir. Soluduğumuz havadan, ürün yetiştirdiğimiz toprağa yediğimiz ekmekten, içtiğimiz suya, kullandığımız elektrikten, yaktığımız kömüre, sağlığımızdan, aldığımız eğitime kadar toplumu ilgilendiren her türlü konunun belirleyicisidir, siyaset.          
             Siyaset toplum için yapıldığında güzeldir. Bireysel çıkar ve siyasi rant için yapıldığında bu güzellikten bahsedemeyiz. "Siyasetten ne kazanırım hesabını yapmak yerine, topluma ne kazandırabilirim", diye düşünmek gerekir. Çoğu kişiyi siyasetten uzaklaştıran, “aman siyasetin pisliğine hiç bulaşmayalım”, dedirten çekişmeler, dedikodular, kavgalar, ayak oyunları yok mudur? Vardır. İlkesiz ve kuralsız politikaların yapılması da bunda etkendir. Ama tarihe kalan bu gibi siyaset yapanlar değil, halkına hizmet edenlerdir. Kadınlarımızın siyasetteki yerine gelince; Türkiye Cumhuriyetinin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk, bir çok Avrupa ülkesinden önce genç Türkiye Cumhuriyetinde kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıyan yasalar çıkardı.1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce Belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanındı.                                    
          
         Kadın politikacılara, pozitif ayrımcılık uygulanarak, ülkenin yarısını oluşturan kadınların aktif rollerde yer alması demokrasimizi güçlendirecektir. Ancak kadınların sadece kadın oldukları için değil, yetişmiş bir kişi olarak çok iyi donatıldıkları için sorumluluk mevkilerinde olmaları gerekir. İyi bir eğitim, emek, birikim ve deneyim erkekler için olduğu kadar, kadın siyasetçiler içinde olmazsa olmazdır. Sorumluluk mevkiindeki kadın siyasetçilerin başarılı olamamaları halinde sadece kendilerinin değil, kendilerinden sonra gelecek kadın siyasetçilerin de önünü kapayabileceklerini unutmamaları gerekir. Gezici araştırma Merkezinin Türkiye genelinde halkın güven duyduğu siyasetçilerde 225 kişilik listeye sadece 4 kadın siyasetçi girebildi. Ancak Atatürk'ün açtığı yolda yürüyen kadınlarımızın bu tabloyu değiştirerek daha başarılı olacaklarına dair inancımız tamdır.



orhankalyoncu.blogspot.com.tr                                       31.12.2019
           
     


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder