7 Ağustos 1955 tarihinde Uzunköprü’nün Hamidiye
köyünde orta halli bir çiftçi ailesinin bir çocukları oldu.
Çocuklarının adını ilim, irfan sahibi olmasını istedikleri için bilme, sezme anlamına gelen İrfan koydular. İrfan, hareketli ve zeki bir çocuktu.
İsmi gibi derslerinde de başarılıydı. İlkokulu Hamidiye Köyü İlkokulunda,
ortaokulu Uzunköprü Gazi Turhan Bey Ortaokulunda, Liseyi de Uzunköprü Lisesinde
okuduktan sonra hayali olan Hava Kuvvetleri İzmir Gaziemir Havacılık Okuluna
girdi.
Okulu bitirdikten sonra ilk tayini Hava
Kuvvetleri Komutanlığı Eskişehir 7. Anajet Üssüne yapıldı. Eskişehir’de görev
yaparken evlendi. Burada 4 yıl görev yaptıktan sonra Malatya 1.Anajet Üssü
Komutanlığına tayin oldu. Malatya’da (5 yıl) görev yaparken iki kız evladı
oldu. Sonra tekrar Eskişehir’de 6 yıl görev yaptı. En son yine Malatya’dan 1996
yılında emekli oldu. Emekli olduktan sonra çocuklarının tahsili dolayısıyla
değişik özel sivil havacılık şirketlerinde uçak teknisyeni olarak çalışmaya
devam etti. Eğitim amacıyla Amerika’nın Dallas Eyaletine gitti. Buradan
helikopter teknisyenliği sertifikasını aldı.
Eğitim ve çalışma amacıyla dünyanın
çeşitli ülkelerinde bulundu. Bunlardan başlıcaları; Amerika (Teksas, Miami),
Almanya, İtalya, Suudi Arabistan, Kanada v.d. En son İstanbul Büyükşehir
Belediyesine bağlı Metro Ulaşım A.Ş’de VIP uçuş teknisyeni olarak dokuz yıl
görev yaptı. Kızlarının biri İngiltere’ye yerleşmişti, diğeri ise İstanbul’da öğretmen
olarak çalışıyordu. İki de torunu vardı. İş yaşamı artık onu yormuştu. Evlatlarını
da yetiştirmişti. Bundan sonra dinlenmek onun hakkıydı. Dünyanın çeşitli ülkelerinde
yaşadıktan sonra emekliliğini doğup, büyüdüğü memleketi Uzunköprü’de geçirmek
istiyordu.
Uzunköprü'ye yerleştikten sonra liseden sınıf arkadaşım İrfan Kurt, ortak tanıdıklarımıza benimle görüşmek istediğini söylemiş fakat bir türlü buluşmak kısmet olmamıştı. Uzunköprü küçük bir ilçeydi, nasılsa buluşurduk. Ama buluşamadık. Hiçbir zamanda bu dünyada
buluşamayacaktık. Çünkü Uzunköprü-Halkalı seferini yapan yolcu treninin
Tekirdağ Çorlu ilçesi Sarılar köyü yakınlarında raydan çıkarak 5 vagonun
devrilmesi sonucu 8 Temmuz 2018’de hayatını kaybeden 25 candan biriydi. 25 ocak sönmüştü. Gülerek, güvenerek bindikleri
tren onların sonu olmuştu. Halbuki daha yaşayacak, sevdikleriyle geçirecek
günleri olmalıydı. Onların da sağlıklı, esenlikli yaşam hakları vardı. Ne yazık
ki onlara güvenli bir yolculuk sağlayamadık. Affedin bizi 24 can. Affet bizi
arkadaşım İrfan Kurt.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 06.11.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder