Cumhuriyet
Halk Partisi, Edirne’de 2002 yılından beri genel ve yerel seçimlerde merkez
ilçe ve il genelinde devamlı birinci parti olmuş, 24 Haziran 2018 cumhurbaşkanlığı
seçiminde, cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile %55,6, milletvekili
seçimlerinde %45,4 oy almıştır. 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde ise
CHP’nin adayı Recep Gürkan İYİ Parti ittifakı ile Merkezde %44,87 oy alarak
belediye başkanlığında AKP adayının 4 puan önünde seçimi kazanmıştır. Ülkemiz
genelinde olduğu gibi Edirne’de de CHP’ye verilen destek cumhuriyet ve Atatürk
ilkelerine verilen önemden ileri gelmektedir. Bu yüzden CHP’ye verilen oyları kimse kendine
mal edemeyeceği gibi kimse de garanti sayamaz. Nitekim 31 Mart 2019 yerel
seçimlerinde Kırklareli'nde belediye başkanlığını partiden ayrılan bağımsız
aday kazanırken, Keşan ve Havsa da da kaybedilmiştir. Edirne halkı dayatmayı
sevmez. Oy oranlarının düşmesi de bunu gösterir. Bu tabloyu iyi okumak
lazımdır.
Bölgemizi ilgilendiren CHP Edirne
İl kongresine gelirsek; iki il başkan adayının çıktığı kongre sonucunda kazanan
taraf, beklendiği gibi başta “hodri meydan”, diyerek parti içinde muhalif
kanada meydan okuyan Edirne belediye başkanı Recep Gürkan ile Uzunköprü, Meriç,
Enez, Süloğlu belediye başkanlarının desteklediği mevcut il başkanı Fevzi
Pekcanlı oldu. Pekcanlı 520 delegeden, geçerli oyların yaklaşık %62’sini alarak
seçimi kazandı. Keşan, Havsa ve İpsala ilçe örgütlerinin desteklediği il başkan
adayı Serkan Liznak 120 sayı farkı ile kaybeden taraf oldu. Bu seçimlerde
sürpriz olmadı. Olması için de bir neden yoktu. Çünkü ilçe örgütlerinin delege
sayıları aşağı yukarı neticeyi veriyordu.
Edirne’de 2012 il kongresinden beri 4 dönemdir Edirne belediye başkanı Recep
Gürkan’ın (2012’de milletvekiliydi) desteklediği taraf kazanıyor. Partinin
muhalif kanadı bir türlü başarılı olamıyor. Bunun nedenleri arasında, muhalefetin
çok parçalı olmasını ve yeterli çalışmayı önceden yapmamasını sayılabiliriz. Bundan
dolayı önceki dönem belediye meclis üyeliği yapan ve parti içi muhalefet
tarafından son anda aday gösterilen Serkan Liznak’ın kazanması için gereken
şartlar oluşmadı.
“ CHP ilçe kongrelerini belediye
başkanları belirledi. İl kongrelerini de belediye başkanlarının uzlaşması
belirleyecek. CHP’sinin ilçe kongrelerinde hiçbir yapısal sorunu tartışılamadı.
CHP’nin ilçe kongrelerinde CHP’sinin o ilçedeki kayıpları, kazançları
tartışılamadı. İl kongrelerinde de olmadı. “ diye yazıyor, İstanbul Gerçeği
adlı internet gazetesinde, CHP’yi çok yakından izleyen gazeteci İmambakır Üküş.
Doğru bir tespit. Siyasi partiler demokratikleşmeden, Türkiye demokratikleşemez.
CHP genel başkanı diyor ki; “belediye başkanları örgüt seçimlerine karışmasın”.
Ancak bırakın belediye başkanlarını, adayların teke indirilmesi için genel
merkez dahi karışıyor.
Bundan demokrasi çıkmaz. Demokrasi insanoğlunun asırlardır
erişmek istediği bir yönetim şeklidir. Ülkemizde de inişli çıkışlı süreçlerden
ilerleyerek bu duruma geldik. 1980 sonrası izin verildiği kadarıyla demokratik
hakları kullanabiliyoruz. Bu dönemde demokrasi kültürünü tanımayarak yetişen
bir kesim de, onun sadece seçim kazanmaktan ibaret olduğunu zannediyor.
Halbuki demokrasi, sandıktan daha fazlasıdır. Eşitliktir, saydamlıktır, hesap
verilebilirliktir, hak, hukuk adalettir, halkın özgürce seçim yapmasıdır,
seçilme hakkıdır.
orhankalyoncu.blogspot.com.tr 18.02.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder