![]() |
Ebedi Lider |
Ülkemizde, 1946 yılında çok partili sisteme geçildiğinden itibaren siyasi partilerin liderleri her zaman ön planda olmuştur. İnönü, Menderes, Bayar, Ecevit, Demirel isimleri partileriyle özdeşleşmiş, adeta partileri, onlarsız düşünülemez duruma gelmiştir. Halk arasında parti adından önce liderlerin adı söylenmeye başlanmıştır. Cumhuriyet tarihinde 1950-60 yılları
arasında lider olarak Cumhuriyet Halk Partisinde İsmet
İnönüyü, Demokrat Parti’sinde Celal Bayar ile Adnan Menderes’i görmekteyiz. 27
Mayıs 1960 yılında Askeri Darbe olduktan sonra CHP’sinin başında İsmet İnönü devam ederken, DP’nin yerine kurulan Adalet Partisinin (AP) başına ise Süleyman Demirel gelmiştir. 1970’lerde Adalet Partisinde Süleyman Demirel’in liderliği sürmüş, CHP’sinde demokrasi tarihinde ilk kez demokratik olarak genel başkanlık el
değiştirmiş, 1972’de yapılan kurultayda İsmet İnönü’nün yerine Bülent Ecevit
genel başkan olmuştur.
12 Eylül1980 Askeri Darbesinden sonra TBMM ve
partiler kapatılıp, liderlerin bazıları Zincirbozan Askeri Üsse götürülerek mecburi
ikamete mecbur tutuldu. Darbe sonrası kurulan Askeri Konsey, 1983 genel seçimlerine 3 partinin
katılmasına izin verdi. Bunlar; Turgut Özal’ın Anavatan Partisi (ANAP),
Necdet Calp’in Halkçı Partisi (HP), Turgut Sunalp’in Milliyetçi Demokrasi
Partisi (MDP) idi.1987’de yapılan referandum sonucu eski partilerin liderlerinin yasakları kalkınca tekrar liderlik koltuklarına döndüler. Adalet Partisinin yerine
kurulan Doğru Yol Partisine (DYP); Süleyman Demirel, Sosyal Demokrat Parti (SODEP)-
Halkçı Parti (HP) birleşmesiyle oluşan Sosyal Demokrat Halkçı Partisine (SHP);Erdal
İnönü, Milli Selamet Partisi (MSP) yerine kurulan Refah Partisine (RP); Necmettin
Erbakan, Milletçi Hareket Partisinin (MHP) yerine kurulan Milliyetçi Çalışma
Partisine (MÇP); Alpaslan Türkeş, Rahşan Ecevit tarafından kurulan Demokratik
Sol Partisine (DSP); Bülent Ecevit genel başkan oldular.
1990’lı yıllarda Turgut Özal’ın cumhurbaşkanı olması üzerine ANAP’ın
başına önce Yıldırım Akbulut daha sonra Mesut Yılmaz geçti. Turgut Özal'ın
ölümü üzerine de onun yerine cumhurbaşkanı olan Süleyman Demirel’den sonra DYP’sine
Tansu Çiller genel başkan oldu. SHP’nin başındaki Erdal İnönü yerini Murat
Karayalçın’a bıraktı. SHP ile 1992’de yeniden açılan CHP birleşince 09.09.1995’te Deniz
Baykal CHP’nin yeni genel başkanı oldu. 2000’li yıllarda ANAP ve DYP yapılan seçimlerde baraj altı kalarak
tabela partileri haline geldiler. 2001’de kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin
kurucu genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2014’te cumhurbaşkanı seçilmesinden
sonra Ak Parti’nin başına önce Ahmet Davutoğlu (27.08.2014- 22.06. 2016) sonra
da Binali Yıldırım (21.05.2016- 21.05.2017) seçildiler.
2020 Türkiye’sinde, Adalet ve
kalkınma Partisinin (Ak Parti) genel başkanı ve cumhurbaşkanı olarak Recep Tayyip
Erdoğan’ı, Cumhuriyet Halk Partisinin başında (CHP) 2010 yılından sonra Deniz
Baykal’ın yerine geçen Kemal Kılıçdaroğlu’nu, 1997’den beri Milliyetçi Hareket
Partisi’nin (MHP) başında Devlet Bahçeli’yi, 25 Ekim 2017’de kurulan İYİ Parti’nin
başında Meral Akşener’i, Saadet Partisinin (SP) başında Temel Karamollaoğlu’nu,
Halkın Demokrasi Partisinde (HDP) eş başkanlar olarak Mithat Sancar’ı ve
Pervin Buldan’ı görmekteyiz.
Cumhuriyetin kuruluşundan beri ülkemizin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk ve
İstiklal Savaşı kahramanı İsmet İnönü’den sonra partilerinin başında birçok lider geldi, geçti.
Kimisi, gerçek devlet adamı, kimisi de sadece partilerinin genel başkanı
oldular. Lider olmak kolay değildir.
Ülkesinin yazgısına damgasını vurur. Liderlerin başarı ya da başarısızlığı hakkındaki hükmü tarih verecektir. Ancak 21. yüzyılın ilk çeyreğini
tamamlamamıza çok az bir süre kala artık her şeyi liderlerden beklemek yerine demokrasinin niteliklerinin arttırılması daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Çağdaş batı
demokrasilerinde güçlü lider değil, güçlü demokrasi vardır.
orhankalyoncu.blogspot.com tr 06.03.2020